Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Sakarya'da sabah namazında vatandaşlarla bir araya geldi. "Sabah Namazı Buluşmaları" kapsamında Adapazarı ilçesindeki tarihi Orhan Gazi Camii'ne gelen Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'ın katıldığı programda, Zeytin Dalı Harekatının zaferle sonuçlanması için Fetih Suresi okundu.

Sabah namazını kıldıran Başkan Erbaş, namazdan sonra Mehmetçiğimiz için yaptığı duada “Yüzyıllardır Din-i Mübin-i İslam’a hizmet etmiş, hep zalimin karşısında mazlumun yanında olmuş, kimsesizlerin, gariplerin, ezilenlerin, umudu olmuş aziz milletimize ve kahraman ordumuza rahmetinle, nusretinle muamele eyle, milletimizi ilelebet payidâr eyle Allah’ım” niyazında bulundu.

Dua sonrasında camiyi dolduran Sakaryalılara hitap eden Başkan Erbaş, Ülkedeki 90 bin camide Fetih Suresi'nin okunduğunu, Mehmetçiğimiz için Allah'tan zaferler istendiğini belirtti.

“Dış güçler birleşmişler bir vekâlet savaşı yürütmekteler”

"Bütün hainler, dış güçler birleşmişler bir vekâlet savaşı yürütmekteler. Vekâlet savaşı, aslında haince bir savaştır. Ülkemizin güney sınırlarına çeşitli terör örgütlerini silahlandırarak yerleştirmek aslında bir savaş ilanıdır. Ülke olarak bunun tedbirlerini alıyoruz, aldık. Elhamdülillah şu anda büyük bir ilerleme kat ediyoruz" diye konuştu.

Başkan Erbaş vatanın önemine dikkat çekerek “Vatansız bağımsızlık olmaz, devlet olmayınca biz inancımızı da yaşayamayız. Tarihe bakınız, tarihte bu millet hep bağımsız yaşamıştır. Zaman zaman büyümüşüz, zaman zaman toprak olarak küçülmüşüz, ama hiçbir zaman bağımsızlığımızdan taviz vermemişiz, kıyamete kadar da vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.

Güven içerisinde yaşayabilmek için altı önemli ilke

Başkan Erbaş, İmam Maverdi’nin bir milletin güven içerisinde yaşayabilmesi için altı önemli ilkeyi gerçekleştirmesi gerektiğini söylediğini hatırlattı. Başkan Erbaş, bu ilkelerin başında güvenli toplumunu oluşturmak için sağlam bir itikat, yanlış algılara sebep olmayacak doğru bir din anlayışın sağlanması gerektiğini, bu dinin de İslam olduğunu belirtti. Başkan Erbaş ikinci ilke olarak ‘Güçlü bir devlet’ olduğunun altını çizdi. Başkan Erbaş, üçüncü ilke olarak ‘kuşatıcı bir adalet’in geldiğine işaret ederek “ Adaleti her yerde sağlayacağız. Sadece ‘adalet mülkün temelidir’ sözü orada kalmayacak, yani sadece mahkemelerde değil, sadece Meclis’te değil, evimizde, komşularımızla ilişkilerimizde, sokağımızda, mahallemizde, şehrimizde her yerde olacak” ifadelerini kullandı.

Güven içerisinde yaşayabilmenin dördüncü ilkesi olarak ‘toplumun tamamını kapsayan bir güvenlik sistemi’nin geldiğini anlatan Başkan Erbaş, şöyle konuştu:

“Güvenlik güçlerimiz ne kadar iyi olursa, ne kadar güçlü olursa hem mahallemizde huzurlu oluyoruz, hem yurdumuzda huzurlu oluyoruz, hem sınırlarımızı koruyoruz, hainlerin, zalimlerin insanımıza musallat olmasına, insanımıza zulmetmesine engel oluyoruz. Sadece sınırların içindekilerle değil bizim ecdadımız sınırların ötelerindeki zulümlere de asırlarca engel olmuştur. Bugün Mehmetçiğimiz niye Afrin’de, oradaki zulümlere engel olmak için. Teröristlerin, hainlerin ve onların arkasındaki güçlerin zulmüne mani olmak için, engel olmak için. “Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız” ayeti kerimesi bizi bağlıyor. Biz ne zulmedeceğiz, ne de zulme uğrayacağız.

Başkan Erbaş beşinci ilkenin ‘sürekli bir üretim’ olduğunu kaydetti. Altıncı ilkenin de ‘gençlere gelecek umudu vermek’ olduğunu vurgulayan Başkan Erbaş, “İstikbali kendilerine emanet edeceğimiz sağlıklı, inançlı, imanlı, ahlaklı, dünyayı ve ahireti bilen, dünya ve ahiret için çalışan bir gençlik. İşte ancak bu ilkelere göre hareket eden bir milletin medeniyet iddiası olabilir” diye konuştu.