Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 26. yıl dönümü dolayısıyla anma mesajı yayımladı.

“Bir kişi kıyamet günü kıldığı namaz, tuttuğu oruç ve verdiği zekâtla gelir. Ancak dünyada iken birine sövmüş, diğerine iftira atmış, ötekinin malını yemiş, berikinin kanını dökmüş, bir başkasını dövmüştür. İhlal ettiği bu hakların karşılığı olarak onun iyiliklerinden alınıp hak sahiplerine verilir. Şayet hesap tamamlanmadan iyilikleri biterse, mağdur ettiği insanların günahlarından alınarak onun üzerine yüklenir, sonra da cehenneme atılır. İşte gerçek müflis budur.” (Müslim, Birr, 59)

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, şehadetlerinin 8’inci yılında Eren Bülbül ile Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’i andı.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Balıkesir’de meydana gelen ve çevre illerde de hissedilen 6.1 büyüklüğündeki deprem nedeniyle vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Filistin’e Destek Platformu tarafından İstanbul’da “Gazze’ye Umut Işığı Ol” sloganıyla düzenlenen yürüyüş programına katıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığınca, Diyanet TV’de yayınlanan “Günün Bereketi” adlı programda kullanılan ifadeye ilişkin yapılan açıklamada, “Duyduğumuz üzüntüyü ve sorumlular hakkında gerekli işlemlerin başlatıldığını kamuoyumuzla paylaşırız” denildi

“Rızkının bol, ömrünün bereketli olmasını arzu eden, akrabalık bağını devam ettirsin.” (Buhârî, Edeb, 12)

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, İstanbul Beykoz’da Türkiye İzcilik Federasyonu ile Dünya İzcilik Vakfı tarafından İstanbul Beykoz İzcilik Kamp ve Eğitim Merkezinde düzenlenen “Kudüs ve Filistin Davasını Destekleme Kampı”nda hutbe irad etti, ardından Cuma namazı kıldırdı.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Buradan bütün insanlığa sesleniyorum! Filistinliler ve Gazze’dekiler ‘Müslümandır’ diye uzak durursanız, bu sizin insanlığınıza yakışmaz. Dolayısıyla nerede mazlum varsa bütün insanlık olarak o mazlumların yanında yer almalıyız.” dedi.

“Allah’ım! Senden hidayet, takva, iffet ve gönül zenginliği dilerim.” (Müslim, Zikir, 72)