Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Somali, Sudan, Libya, Arakan, Doğu Türkistan, Yemen gibi kan ve gözyaşı yurduna dönüşmüş daha nice İslam beldesinin kurtuluşu, ümmet bilincinin yeniden ikame edilmesine bağlıdır.” dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Kırgız Cumhuriyeti’nin başkenti Bişkek’te gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Üye Ülkeleri Diyanet İşleri ve Dini İdare Başkanları 6’ncı Toplantısı’na katıldı
Başkan Erbaş, toplantıda yaptığı konuşmada, Kur'an-ı Kerim'den sonra İslamiyet’in ana kaynakları olarak gösterilen kitapların neredeyse tamamının Türki Cumhuriyetlerin bulunduğu coğrafyada yetişen alimler tarafından yazıldığını ifade etti.
“İslam coğrafyası, kendini savunmakta zorlanmaktadır”
İnsanlığın derin bir anlam ve değerler krizi yaşadığını belirten Başkan Erbaş, “Irkçılık, mezhepçilik, ideolojik tarafgirlikler üzerinden çıkarılan fitneler, İslam coğrafyasını kuşatmış durumdadır. Coğrafi parçalanmışlık, zihinsel dağınıklığı beraberinde getirmiştir. Dağınıklığın neticesinde gücünü ve ihtişamını kaybeden İslam coğrafyası, emperyalist müdahaleler ve meydan okumaların karşısında askeri, siyasi ve kültürel açıdan kendini savunmakta zorlanmaktadır.” dedi.
“Müslüman kimliği, her türlü mezhebi ve kültürel mülahazaların üzerindedir”
Herhangi bir Müslüman grup, fırka ya da cemaatin, kendi dini anlayışını mutlak hakikat şeklinde kabul ederek diğer anlayışları ötekileştirmesinin kabul edilemez bir durum olduğunu aktaran Başkan Erbaş, “Allah'ın bizlere bahşettiği İslam, Müslüman kimliği, Müslüman şahsiyeti, her türlü meşrep ve mezhep aidiyetinin üzerindedir. Müslüman kimliği, her türlü etnik, politik, mezhebi ve kültürel mülahazaların üzerindedir. Bunun aksine olan her tutum ve davranış selam ve eman yurdu olan İslam coğrafyasında fitne çıkarmak isteyen unsurlar olarak görülmelidir.” şeklinde konuştu.
“İslam'ın evrensel mesajlarına kast eden her türlü fitneye karşı birlikte mücadele etmeliyiz”
Başkan Erbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“TDT’nin dini kurumları olarak bugün bizlere düşen ırk, dil, mezhep ve ülke odaklı kamplaşmaların ortadan kaldırılması için daha fazla zaman kaydetmeden inisiyatif almaktır. Tevhit, adalet, merhamet, uhuvvet zemininde bir ortak akıl tesis etmektir. Kendi sorunlarımızı basiret, feraset ve sağduyu ile çözmek, İslam'ın evrensel mesajlarına kast eden her türlü fitneye karşı birlikte mücadele etmektir. Tek bir Müslümanı bile dışarıda bırakmadan vahdetimizi ve kardeşliğimizi iman ekseninde yeniden tesis etmek için hep birlikte gayret sarf etmektir.”
“Birliğe, beraberliğe, vahdete ihtiyacımız var”
Batıl ideolojilerle kardeşlik duygularının pekiştirilerek mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Erbaş, “Küresel sömürü düzenlerinin hegemonyasından kurtulabilmek için buna ihtiyacımız var. Filistin'in, Kudüs'ün, Gazze'nin özgür olması için buna ihtiyacımız var. Bunu başarmak zorundayız. Somali, Sudan, Libya, Arakan, Doğu Türkistan, Yemen gibi kan ve gözyaşı yurduna dönüşmüş daha nice İslam beldesinin kurtuluşu, ümmet bilincinin yeniden ikame edilmesine bağlıdır. Bunun için birliğe, beraberliğe, vahdete ihtiyacımız var.” diye konuştu.
Program, toplantıda alınan kararların imza töreninin ardından sona erdi.
Kırgızistan Müslümanları Dini İdare Başkanı Abdulaziz Zakirov’un ev sahipliği yaptığı toplantıya Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’ın yanı sıra, Azerbaycan Kafkas Müslümanları İdaresi Başkanı Şeyhülislam Allahşükür Paşazade, Kazakistan Müslümanları Dini İdaresi Başkanı Nauryzbay Taganuly, Özbekistan Müslümanları İdaresi Başkanı ve Başmüftü Nuriddin Haliknazar, Türkmenistan Müslümanları Dini İdaresi Başkan Yalkap Hojagulyyev ve Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı da katıldı.